Geçtiğimiz (28 Mayıs 2022) Cumartesi günü Resmi Gazete’de, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 42. Seri No.lu Değişiklik Tebliği ile Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde aşağıdaki önemli değişikliklere gidilmiştir.
- Ulusal Güvenlik Kuruluşlarının Satın Aldığı Mal ve Hizmetler Bakımından
- KDV Genel Uygulama Tebliği, Ulusal Güvenlik Kuruluşlarını tanımlamış ve bu kuruluşların bazı mal ve hizmet alımlarına KDV istisnası getirmişti.
- Bu mal ve hizmetler,
- Milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçları için uçak, helikopter, gemi, denizaltı, tank, panzer, zırhlı personel taşıyıcı, roket, füze ve benzeri araçlar, silah, mühimmat, silah malzeme, teçhizat ve sistemleri ile bunların araştırma-geliştirme, yazılım, üretim, montaj, yedek parça, bakım-onarım ve modernizasyonuna ilişkin olarak yapılan teslim ve hizmetler,
- Millî Savunma Bakanlığı veya Savunma Sanayii Başkanlığınca yürütülen savunma sanayii projelerine ilişkin olarak bu kurumlara ilgili projeler kapsamında yapılan teslim ve hizmetler ve
- Bu teslim ve hizmetleri gerçekleştirenlere bu kapsamda yapılacak olan, miktarı ve nitelikleri ulusal güvenlik kuruluşlarınca onaylanan teslim ve hizmetler
olarak sayılmıştı.
- Ulusal Güvenlik Kuruluşlarının tanımı zaman içerisinde çeşitli değişikliklerden geçmişti. Geçtiğimiz Cumartesi günü yapılan değişiklik ile bu kuruluşlar
- Millî Savunma Bakanlığı,
- Adalet Bakanlığı,
- İçişleri Bakanlığı,
- Savunma Sanayii Başkanlığı,
- Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı ve
- Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğü
olarak belirlenmiştir.
- İstisna kapsamından yararlanmak, milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçlarına ilişkin olma şartına bağlanmıştır.
- İstisna kapsamından yararlandıran ulusal güvenlik kuruluşlarına müteselsil sorumluluk getirilmiştir:
- KDV Genel Uygulama Tebliğinin ilk halinde de yer alan “Müteselsil Sorumluluk” maddesi kapsamında, yüklenici firmaların birden fazla olması ve nitelik veya nicelik bakımından KDV istisnasından kapsama aykırı olarak yararlanmaları halinde bunlara uygulanacak ceza için müteselsil sorumlulukları öngörülmüştü. Son yapılan değişiklik ile ulusal güvenlik kuruluşları tarafından şartları taşımayan KDV istisnası belgesi düzenlenmesi halinde, bu aykırılık nedeniyle ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlardan ulusal güvenlik kuruluşları sorumlu tutulmuştur. Dolayısıyla, buradan hareketle, tanıma giren ulusal güvenlik kuruluşları arasında da istisna kapsamına aykırı olarak düzenlenen KDV istisna belgeleri bakımından bir müteselsil sorumluluk öngörüldüğü anlaşılmaktadır.
- Bu madde 1/5/2022 tarihinden itibaren uygulanacak şekilde yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
- Konut veya İşyeri Teslimleri Bakımından
- KDV Genel Uygulama Tebliğinde, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu (“KDV Kanunu”) çerçevesinde, konut veya işyeri teslimlerinde de birtakım KDV istisnası öngörülmüştü. Bu istisnanın uygulanması, anılan mal ve hizmetlerin belirli bir süre içerisinde elden çıkarılmamasına bağlanmıştı. Söz konusu KDV istisnasının uygulanması için son yapılan değişiklikle, KDV Genel Uygulama Tebliği, KDV Kanununa uygun hale getirilmiş ve istisnanın uygulanması için şart koşulan süre bir yıldan üç yıla çıkarılmıştır.
- Mal ve hizmetleri ve ilgili süreleri hem hatırlamak hem de istisna kapsamını beraberce incelemek açısından aşağıdaki gibi aktarıyoruz.
Konut veya iş yeri olarak inşa edilen binaların ilk tesliminde uygulanmak ve bedeli döviz olarak Türkiye’ye getirilmek kaydıyla,
- çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları,
- Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişiler ile
- kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmayan ve bir iş yeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmeyen kurumlara yapılan konut veya iş yeri teslimleri,
bu konut ve işyerleri, üç yıl içerisinde elden çıkarılmamak kaydıyla KDV’den müstesnadır.
- Yukarıdaki istisna aşağıdaki kazanç ve iratlara uygulanmaz;
- Resmi daire ve müesseselere veya merkezi Türkiye’de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup adı geçen daire, müessese, teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısıyla yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşları Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilirler. (Gelir Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının 2 numaralı bendinde belirtilenler.)
- Aşağıda sayılanlar ise KDV Genel Uygulama Tebliği istisnası kapsamında değildir ancak Gelir Vergisi Kanununun 3. Maddesinin 1. Fıkrasının 2. No.lu Bendi gereğince de vergilendirilmezler:
- Gelir Vergisi Kanunu’nun atıfta bulunulan maddesi gereği, bulundukları memleketlerde elde ettikleri kazanç ve iratları dolayısıyla Gelir Vergisine veya benzeri bir vergiye tabi tutulmuş bulunanlar, mezkür kazanç ve iratları üzerinden ayrıca vergilendirilmezler.
- Yukarıdaki istisnanın şartları taşımadığı halde uygulanması halinde zamanında tahsil edilmeyen vergi, vergi zıyaı cezası ve gecikme faizinden mükellef ile alıcının müteselsilen sorumlu olduğunu hatırlatmak isteriz.
- Her ne kadar, üç yıldan önce elden çıkarılması halinde zamanında tahsil edilmeyen verginin, 6183 sayılı Kanunun Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkın Kanunun 48 inci maddesine göre hesaplanan tecil faiziyle birlikte tapu işleminden önce elden çıkaran tarafından ödenmesinin şart olduğu, KDV Kanunu kapsamında düzenlenmiş olsa da bu istisnanın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar KDV Genel Uygulama Tebliğinde (II./B.12.3) altında detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Nitekim, buradaki süreler de bir yıl yerine üç yıl olarak değiştirilmiştir.
- Konut veya işyeri tesliminde istisnadan yararlanabilmek için, KDV Genel Uygulama Tebliğinin 12.3. Maddesine göre;
- Konut veya iş yeri tesliminde istisna uygulanabilmesi için, tapuda işlem tesis edilmiş olması gerekir.
- İstisna kapsamında satış yapanlar, konut veya iş yeri satışının 3065 sayılı Kanunun (13/i) maddesi kapsamında KDV’den istisna olarak yapıldığını tapu müdürlüklerine bildirirler. Bu bildirim üzerine, tapu müdürlükleri tarafından tapu kütüğünün beyanlar hanesine, bu konut veya işyerlerinin üç yıl içerisinde elden çıkarılması halinde zamanında tahsil edilmeyen verginin, 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre tecil faizi oranında hesaplanan gecikme faiziyle birlikte ödeneceği hususunda şerh konulur.
- İstisna kapsamında teslim alınan konut veya iş yerinin üç yıl içerisinde elden çıkarılması halinde zamanında tahsil edilmeyen vergi, 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre tecil faizi oranında hesaplanan gecikme faiziyle birlikte tapu işleminden önce elden çıkaran tarafından taşınmazın bulunduğu yer vergi dairesine ödenir. Ödemenin yapıldığına ve devrin yapılmasının mümkün olduğuna dair ilgili vergi dairesinden alınan yazı ibraz edilmeden tapu müdürlükleri tarafından devir işlemi gerçekleştirilmez.
- Üç yıllık süre dolduktan (üç yıllık süre olarak izleyen yılın aynı ay ve aynı günü dikkate alınır) sonra yapılacak devir işlemlerinde vergi ve tecil faizi aranmaz.
- Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, KDV Kanununun (13/i) maddesi kapsamında KDV’den istisna olarak yapıldığı beyan edilen devirleri işlem bazında aylık dönemler itibariyle, en geç takip eden ayın 10 uncu gününe kadar elektronik ortamda ve liste halinde Gelir İdaresi Başkanlığına bildirir.
- Bu madde 1/5/2022 tarihinden itibaren uygulanacak şekilde yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
- İmalat Sanayiine Yönelik Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki İnşaat İşlerine İlişkin 1/5/2022 Tarihinden Önce Yapılan Mal ve Hizmet Alımları
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/E-7) bölümünün başlığı değiştirilmiş ve bu madde imalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin 1/5/2022 tarihinden önce yapılan mal ve hizmet alımlarında KDV istisnasının uygulanacağı kapsamı içerecek şekilde düzenlenmiştir:
Buna göre;
“İmalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında;
- Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım öngörülen yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017, 2018 ve 2019 yıllarında yüklenilen ve 2017, 2018 ve 2019 yıllarının altı aylık dönemleri itibarıyla indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisi altı aylık dönemleri izleyen bir yıl içerisinde,
- 50 milyon Türk Lirası tutarına kadar sabit yatırım öngörülen yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017, 2018 ve 2019 yıllarında yüklenilen ve 2017, 2018 ve 2019 yılları sonuna kadar indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisi izleyen yıl içerisinde,
talep edilmesi halinde belge sahibi mükellefe iade olunur. Teşvik belgesine konu yatırımın tamamlanmaması halinde, iade edilen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanarak iade tarihinden itibaren gecikme faizi ile tahsil edilir. Bu vergiler ve cezalarında zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılı başında başlar.
Diğer taraftan, 30/12/2019 tarihli ve 30994 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 29/12/2019 tarihli ve 1950 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, söz konusu maddenin, 2020 ve 2021 yıllarında; 31/12/2021 tarihli ve 31706 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 30/12/2021 tarihli ve 5047 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, söz konusu maddenin, 2022, 2023 ve 2024 yıllarında yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi için de uygulanmasına karar verilmiştir.
Cumhurbaşkanı, birinci fıkrada yer alan süreleri, bitiminden itibaren, sürelerin bitimini takip eden her bir takvim yılı itibarıyla ayrı ayrı ya da birlikte, beş yıla kadar uzatmaya yetkilidir.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”
Bu istisna uygulamasına ilişkin usul ve esaslar KDV Genel Uygulama Tebliğinin II.B/7.1-7.4. Maddelerinde düzenlenmiştir.
- İmalat Sanayii ile Turizme Yönelik Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki İnşaat İşleri
Değişiklik Tebliği kapsamında, KDV Genel Uygulama Tebliğinin II/B-7.4. maddesinin devamına bir başka istisna konusu “İmalat Sanayii ile Turizme Yönelik Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki İnşaat İşleri” başlıklı 7/A Maddesi ile eklenmiştir.
Buna göre söz konusu istisnanın kapsamının belirlenmesinde, KDV Kanunun 7394 sayılı Kanunla değişik geçici 37 nci maddesi referans alınmıştır ve KDV Genel Uygulama Tebliği’ne aşağıdaki gibi aynen aktarılmıştır:
“İmalat sanayii ile turizme yönelik yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin mal teslimleri ve hizmet ifaları 31/12/2025 tarihine kadar katma değer vergisinden müstesnadır.
Teşvik belgesine konu yatırımın tamamlanmaması halinde, zamanında alınmayan vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte yatırım teşvik belgesi sahibi alıcıdan tahsil edilir. Bu vergiler ve cezalarda zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılı başından başlar.
Bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, KDV Kanununun 32 nci maddesi hükmü uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir.
Cumhurbaşkanı, yukarıda yer alan süreyi (31/12/2025) üç yıla kadar uzatmaya; Hazine ve Maliye Bakanlığı, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
Bu madde 1/5/2022 tarihinden itibaren uygulanacak şekilde yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Yukarıdaki istisnanın uygulanmasına ilişkin hüküm ve esaslar ise KDV Genel Uygulama Tebliği’ne son değişiklik tebliği ile eklenen 7/A.1-6. Maddelerinde yer almaktadır.
Bu istisnanın uygulanması bakımından değişiklik tebliği ile getirilen hükümler arasında önemli gördüklerimizi aşağıya aktarıyoruz:
- 31/12/2025 tarihine kadar uygulanmak üzere imalat sanayii ile turizme yönelik yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin 1/5/2022 tarihinden itibaren yapılan teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmiştir.
- Bu istisnadan yararlanacak mükelleflerin, imalat sanayii ile turizme yönelik düzenlenmiş bir yatırım teşvik belgesine sahip olması gerekmekte olup, bu belgenin Kanunun yürürlük tarihinden önce düzenlenmiş olması istisna uygulanmasına engel değildir.
- Öte yandan, inşaat işlerinin yatırım teşvik belgesinde öngörülen yatırıma ilişkin olması, 31/12/2025 tarihini aşmamak kaydıyla yatırım teşvik belgesinde öngörülen süre içinde yapılmış olması ve istisna uygulanacak harcama tutarının inşaat işlerine yönelik yatırım teşvik belgesinde yer alan yatırım tutarını aşmaması
- İstisna, münhasıran söz konusu yatırımlar kapsamındaki inşaat taahhüt işi, nakliye, hafriyat ve benzeri inşa işlerine ilişkindir. Yatırımı yapanların söz konusu inşaat işlerinde kullanılan mal alımları da bu kapsamda değerlendirilir. Dolayısıyla söz konusu istisna inşaat işlerine ilişkin olmak koşuluyla hem hizmet hem de mal alımlarını kapsamaktadır.
- Söz konusu yatırımlar kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin alınan makine, araç-gereç ve tefrişatın (yatırım teşvik belgesinde yer alsa dahi) bu istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
- İstisnadan yararlanmak isteyen yatırım teşvik belgesi sahibi mükellefler KDV yönünden bağlı oldukları vergi dairesine istisna belgesi almak için başvuruda bulunurlar. Başvuruda bulunan mükellefler tarafından inşaat işlerine ilişkin istisna kapsamında alınacak mal ve hizmet listesi, hazırlanan projeye uygun olarak elektronik ortamda sisteme girilir. Vergi dairesince gerekli kontroller yapıldıktan sonra şartları sağlayanlara elektronik olarak sisteme girilen mal ve hizmetle sınırlı olmak üzere istisna belgesi verilir.
- İstisna hükmünün yürürlüğe girdiği 1/5/2022 tarihinden önce veya bu tarihten itibaren başlayan inşaat işlerine ilişkin, 1/5/2022 tarihinden sonra yapılan mal ve hizmet alımları istisna kapsamında olup, inşaat işlerine ilişkin bu tarihten önce alınan mal ve hizmetlerin istisna belgesine dahil edilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan, 1/5/2022 tarihinden sonra yapılan mal ve hizmet alımları için de 3065 sayılı KDV Kanununun 7394 sayılı Kanun ile değişmeden önceki geçici 37 nci maddesi hükmü uygulanmaz.
- Vergi dairesinden alınan istisna belgesinin alıcı tarafından onaylanmış bir örneği satıcılara verilir. Bu belge satıcılar tarafından 213 sayılı Vergi Usul Kanununun muhafaza ve ibraz hükümlerine uygun olarak saklanır.
- Mal teslimi ve hizmet ifası gerçekleştikçe alıcı ve satıcılar alım/satım bilgilerini sisteme girerler. Satıcı mükellefin iade talebi, bu istisna belgesi ve sisteme yapılan alış ve satış giriş bilgileri esas alınmak suretiyle, iade için gerekli diğer belgeler de aranarak sonuçlandırılır.
- Projenin sonradan revize edilmesi, güncellenmesi veya ek proje düzenlenmesi halinde proje kapsamındaki mal ve hizmetlere ilişkin liste de elektronik ortamda revize edilir. Revize sonrası istisna kapsamına giren alışlarda istisnadan faydalanılabilmesi için istisna belgesinin de revize edilmesi gerekir.
- İstisna belgesi, 31/12/2025 tarihini geçmemek üzere projede öngörülen süreyle sınırlı olarak verilir. Projedeki sürenin revize edilmesi durumunda, istisna belgesindeki süre de revize edilir.
- Aynı satıcıdan yapılan birden fazla mal ve hizmet alımına ilişkin harcamaların proje maliyetinin binde 5’ine kadar olan kısmı tek satır olarak girilebilir. Bu şekilde birden fazla satır yazılabilir. Ancak, bu satır tutarlarının toplamının proje maliyetinin yüzde 10’unu aşmaması gerekir. Bu durumda da mal ve hizmetin cinsi, miktarı, tutarı gibi hususlar, bu kapsamdaki alışları anlaşılır bir şekilde açıklayacak detayda yazılır. Bu alımlara ilişkin fatura tarih ve numarasının listede yer alması gerektiği tabiidir.
- İstisna kapsamındaki malların ithalat yoluyla temin edilmesi halinde söz konusu belge, ilgili gümrük idaresine ibraz edilir. İstisna belgesindeki istisna kapsamında ithal edilen mala ilişkin bölüm doldurulduktan sonra ilgili gümrük idaresi tarafından bu bölüm de onaylanır.
- İstisna kapsamında mal ve hizmet alanlar istisna belgesinin süresinin sona erdiği tarih itibarıyla istisna belgesini vergi dairesine ibraz ederek kapattırmak zorundadır. Vergi dairesi istisna belgesinde yer alan mal ve hizmet bölümlerinin satıcılar tarafından doldurulup doldurulmadığını ve faturalarla uyumunu kontrol ederek istisna belgesini kapatır.
- Satıcılar, yaptıkları teslim ve hizmet ifalarına ilişkin faturada, Tebliğin (II/E-7/A.1.) ayrımındaki açıklamaları da göz önünde bulundurmak suretiyle KDV hesaplamazlar.
- İstisna tek safhada uygulanacak olup, yatırım teşvik belgesi sahibi mükellefe istisna kapsamında mal teslimi ve hizmet ifasında bulunan satıcıların alımlarında istisna uygulanması söz konusu değildir.
- 3065 sayılı Kanunun geçici 37 nci maddesine göre, yatırım teşvik belgesine konu yatırımın tamamlanmaması halinde, zamanında alınmayan vergi yatırım teşvik belgesi sahibi alıcıdan, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.
- İstisnadan yararlanmak isteyen mükelleflerin istisna belgesinin imza ve kaşe tatbik edilmiş bir suretini mal teslimi ve hizmet ifasında bulunan satıcıya vermeleri gerekmektedir. Bu belge olmadan istisna uygulanması halinde, ziyaa uğratılan vergi, ceza, zam ve faizlerden satıcı ile birlikte teslim ve hizmet yapılan alıcı da müteselsilen sorumludur.
- Kendisine teslim veya hizmetin istisna kapsamına girdiğini gösteren belge verilen satıcı mükelleflerce, başka bir şart aramaksızın istisna kapsamında işlem yapılır. Daha sonra işlemin, istisna için ilgili düzenlemelerde belirtilen şartları baştan taşımadığı ya da şartların daha sonra ihlal edildiğinin tespiti halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlar, kendisine istisna kapsamında teslim veya hizmet yapılan alıcıdan aranır. Satıcının iade talebi ise Tebliğ’de açıklanan şekilde değerlendirilir.
- Elektrik Motorlu Taşıt Araçlarının Geliştirilmesine Yönelik Verilen Mühendislik Hizmetlerinde İstisna
Değişiklik Tebliğ kapsamında bir başka KDV istisna konusu “Elektrik Motorlu Taşıt Araçlarının Geliştirilmesine Yönelik Verilen Mühendislik Hizmetleri” olarak düzenlenmiştir.
7394 sayılı Kanunun 12 nci maddesi ile 3065 sayılı KDV Kanununa eklenen geçici 42 nci madde KDV Genel Uygulama Tebliği’nin II/E.11. maddesine aynen alınmıştır:
Buna göre;
“20/8/2016 tarihli ve 6745 sayılı Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 80 inci maddesi kapsamında teşviklerden yararlanmasına karar verilen ve bu kapsamda sera etkisi yaratan egzoz gazı salınımını tamamen ortadan kaldıracak teknolojilerin geliştirilmesi için münhasıran Türkiye’de gerçekleştirdikleri Ar-Ge faaliyetleri sonucunda geliştirdikleri elektrik motorlu taşıt araçlarını Türkiye’de imal eden mükelleflere bu araçların geliştirilmesine yönelik verilen ve yatırım teşvik belgesi kapsamında yer alan mühendislik hizmetleri 31/12/2023 tarihine kadar katma değer vergisinden müstesnadır. Teşvik belgesine konu yatırımın tamamlanmaması halinde, zamanında alınmayan vergi alıcıdan, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir. Zamanında alınmayan vergiler ile vergi cezalarında zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren başlar.
Bu kapsamda yapılan hizmetler nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, KDV Kanununun 32 nci maddesi hükmü uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir.
Hazine ve Maliye Bakanlığı bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
Bu madde 15/4/2022 tarihinden itibaren uygulanacak şekilde yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bu istisna uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ise KDV Genel Uygulama Tebliğinin II/E.11.1-11.6 Maddeleri kapsamında düzenlenmiştir. Söz konusu usul ve esaslar arasından önemli gördüklerimiz aşağıdaki gibidir:
- İstisna kapsamına, 6745 sayılı Kanunun 80 inci maddesi kapsamında teşviklerden yararlanmasına karar verilen teknolojilerin geliştirilmesi için Ar-Ge faaliyetleri sonucunda geliştirilen elektrik motorlu taşıt araçlarının geliştirilmesine yönelik olarak 31/12/2023 tarihine kadar verilen mühendislik hizmetleri girmektedir.
- Söz konusu istisnadan, münhasıran Türkiye’de gerçekleştirdikleri Ar-Ge faaliyetleri sonucunda geliştirdikleri elektrik motorlu taşıt araçlarını Türkiye’de imal eden mükellefler yararlanır.
- Bu çerçevede, elektrik motorlu taşıt araçlarının geliştirilmesine yönelik verilen ve yatırım teşvik belgesi kapsamında yer alan mühendislik hizmetleri belgedeki tutarla sınırlı olarak istisna kapsamındadır. Belgede mühendislik hizmetine isabet eden tutarın açıkça yer almaması halinde tutar Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından ayrıca teyit edilir.
- Bu araçların geliştirilmesi ile ilgili diğer hizmetler ile mal teslimlerinde ise istisna uygulanmaz.
- Söz konusu düzenleme tam istisna mahiyetindedir. İstisnadan yararlanmak isteyen yatırım teşvik belgesi sahibi mükellef, istisna kapsamında temin edeceği mühendislik hizmetine ilişkin KDV yönünden bağlı olduğu vergi dairesine başvurur. Bu başvuru vergi dairesi tarafından değerlendirilerek mühendislik hizmeti alımlarında istisna uygulanacağına ilişkin istisna belgesi yatırım teşvik belgesi sahibi mükellefe verilir. Hizmetin münhasıran yurtdışından temin edilecek olması halinde de istisna belgesinin alınması gerekir. Alıcılar tarafından istisna kapsamında alınan mühendislik hizmetlerine ilişkin bilgilerin (hizmeti ifa edenin adı soyadı/unvanı, vergi dairesi, vergi kimlik numarası, fatura tarihi ve numarası, hizmet tutarı, yatırım teşvik belgesinin tarihi ve sayısı) hizmetin alındığı vergilendirme dönemini takip eden ay sonuna kadar dilekçeyle ilgili vergi dairesine bildirilmesi gerekir.
- Vergi dairesinden alınan istisna belgesi yatırım teşvik belgesi sahibi mükellef tarafından hizmet ifa edenlere ibraz edilerek istisna uygulanması sağlanır. Bu belge hizmet ifa edenler tarafından 213 sayılı Vergi Usul Kanununun muhafaza ve ibraz hükümlerine uygun olarak saklanır.
- İstisna uygulanan mühendislik hizmetleri nedeniyle yüklenilen KDV, hizmet ifa edenler tarafından indirim konusu yapılabilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen KDV iade edilir.
- 3065 sayılı KDV Kanununun Geçici 42 nci maddesine göre, yatırımın tamamlanmaması halinde, zamanında alınmayan vergi alıcıdan, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.
- Zamanında alınmayan vergiler ile vergi cezalarında zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren başlar.
- İstisnadan yararlanmak isteyen mükelleflerin istisna belgesinin imza ve kaşe tatbik edilmiş bir suretini mühendislik hizmeti ifasında bulunanlara vermeleri gerekmektedir. Bu belge olmadan istisna uygulanması halinde, ziyaa uğratılan vergi, ceza, zam ve faizlerden hizmeti ifa edenler ile birlikte alıcı mükellef de müteselsilen sorumludur.
- Kendisine mühendislik hizmetinin istisna kapsamına girdiğini gösteren belge verilen mükelleflerce, başka bir şart aramaksızın istisna kapsamında işlem yapılır. Daha sonra işlemin, istisna için ilgili düzenlemelerde belirtilen şartları baştan taşımadığı ya da şartların daha sonra ihlal edildiğinin tespiti halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlar, kendisine istisna kapsamında mühendislik hizmeti ifa edilen alıcıdan aranır. Mühendislik hizmetini ifa edenlerin iade talebi ise Tebliğ’de açıklanan şekilde değerlendirilir.
ATAÜN HUKUK BÜROSU